Bursa’nın bir aylık suyu kaldı, iki günlük suyu kaldı derken bugün itibariyle Doğancı ve Nilüfer Barajları kurudu.
Artık su seviyesi yüzde 0
Mesele sadece susuz kalmak da değil, aynı zamanda kirlilik.
Bugün Marmara Denizi’nin, Nilüfer Çayı’nın durumu malum.
Hep bir koldan öncelikle Bursa’yı bitirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.
Ardından Marmara Bölgesi kısmetse...
Herkes sorunları söylüyor, birbirini suçluyor.
Peki sonuç?
Bugünlerin yaşanacağı gün gibi ortadayken alınmayan önlemler.
Bu suyun azalması, kirliliğin had safhaya çıkması bir günde mi oldu?
Vatandaşın da mutlaka hatası, eksikleri var.
Fakat tarımsal, endüstriyel kirliliği vatandaş çözemez.
Burada yetkili kurumların devreye girmesi gerekiyordu.
Bursa’da yer altı suları da bitme noktasında.
Velhasıl, çözüm üretemeyen yöneticiler, kural tanımaz sanayiciler, suya ilaç karıştıran çiftçiler ve tabi ki doğanın en büyük düşmanı insan.
Pandemi ile bir kez daha gördük ki doğa bir şekilde kendini yeniliyor, intikamını da alıyor.
Kendini herşeyin üstünde gören insanoğlu da doğanın karşısında çaresiz kalıyor.
Evet bugün Bursa susuz kaldı.
Eylül ayında su kesintilerine başlamamak gurur duyulacak bir konu değil.
Haftada iki ya üç gün 12 saat su kesmek de çözüm değil.
Aksine zaten su kesilecek, susuz kalırsak ne yaparız psikolojisiyle daha çok su harcanıyor.
Artık o hatalıydı, bu beceriksizdi, şu öyle yaptı devri bitti.
Zaten herkes neyin ne olduğunu, nelerin bizi bugüne getirdiği görüyor.
Mesele siyaset üstü.
Sonuç Evliyalar ve su şehri Bursa sizlere ömür.
Bu hale getirenler eserleriyle gurur duysun