2025 yılı genel anlamda zor bir yıl oldu. 2026 yılı için beklentiler herkese göre değişir, ama ekonomi anlamında hareketli bir yıl olacak. Odalar, borsalar ve TOBB'un organ seçimleri yapılacak. Dört yılda bir yargı gözetiminde gerçekleştirilen seçimler için şimdiden hareketlilik başladı. Adaylar çalışmalara başladı. Açıklama yapanlar da var bunun için bekleyenlerde… Genel olarak bakarsak bugün itibariyle Türkiye’de 286 Ticaret ve Sanayi Odası, 52 Ticaret Odası, 12 Sanayi Odası, 2 Deniz Ticaret Odası ve113 Ticaret Borsası bulunuyor. Bu odaların Türkiye ekonomisine katkıları yadsınamaz. Ben konuya biraz farklı bir alandan bakmak istiyorum. Öncelikle hiçbir odanın başkanlıklarında kadın bulunmuyor. Erkek egemen bir sistem. Meclis Başkanlığı olarak baktığımızda da bugünkü durumda Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şermin Kahraman. Burada pozitif ayrımcılık yapıp Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı’nı da anmadan geçmeyelim. Bilecik kadın gücüne inanıyor. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Nevin İl. Of Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Zuhal Akyüzlü. Tunceli Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Sevim Şengezer. Bandırma Ticaret Odası Meclis Başkanı Funda Seçil Dedeoğlu. Didim Ticaret Odası Meclis Başkanı Eda Yücel İlhan. Marmaris Ticaret Odası Meclis Başkanı Zekiye İpci. Yani kısacası 252 odadan sadece 7 tanesinde meclis başkanı kadın. Ticaret Borsalarında yönetim kurulu başkanı olarak da meclis başkanı olarak da hiç kadın yok. Bu konu yıllarca konuşuldu. Neden kadın sayısı bu kadar az diye. Burada TOBB bünyesinde kurulan Kadın Girişimciler Kurulları ve Genç Girişimciler Kurullarını es geçmeyelim. Hem kadın hem de gençler için önemli çalışmalar yapılıyor. Ben yazımda yönetim kurulu başkanlığı ve meclis başkanlığındaki kadın sayısının azlığını gündeme taşımak istedim Bu konunun iki tarafı var aslında bir seçen bir de seçilen tarafı. Kadınlar genel olarak yönetim kurulu başkanlığının yoğunluğunu ve sorumluluğunu almaktan kaçıyor. Çünkü kadın olarak sadece kendilerinin değil varsa çocuklarının, eşlerinin, işlerinin, belki de aile büyüklerinin de sorumlulukları üstlerinde. Hal böyle olunca da bu görevlere yakın olmuyor. Diğer taraftan genel anlamda erkeklerin çoğunluk olduğu yönetimlerde erkekler rahat olmak, rahat hareket etmek için çok fazla kadınlarla çalışmak istemiyor. Fakat bugün herkesin bildiği gibi kadın ekonomiye ne kadar fazla katkı sağlarsa, ülkenin akonomik kalkınması da o kadar artıyor. Kadın iş hayatında olmalı, hatta olmak zorunda… Geleceği şekillendirenlerin kadınla,r anneler olduğunu unutmamak gerekiyor. Konuyu özetlemek gerekirse 2026 yılı seçimlerinde ne kadar kadının yönetimlerde, meclislerde olacağını merakla bekliyorum. Bu yazıdan sonra yönetim kurullarında ya da meclislerindeki kadın üye sayısını paylaşmak isteyen oda ve borsaların paylaşımları olursa onlara da köşemde yer veririm.