Bakan Pekcan: Küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden biri olmayı sürdüreceğiz

Ekonomi 11.12.2020 - 22:18, Güncelleme: 11.12.2020 - 22:18
 

Bakan Pekcan: Küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden biri olmayı sürdüreceğiz

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, "Türkiye, geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki süreçte de katma değerli ihracat artışı ve yüksek büyüme ile yoluna etkin şekilde devam edecek, küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden biri olma özelliğini sürdürecektir" dedi.

Bakan Pekcan, TBMM Genel Kurulunda, bakanlığının 2021 yılı bütçesini sunumunda, Ticaret Bakanlığı olarak, Türkiye'deki ticari altyapının geliştirilmesi, ihracatın katma değer ve inovasyon odaklı artırılması, gümrüklerdeki teknoloji ve etkinlik düzeyinin her geçen gün daha da yükseltilmesi, ürün güvenliği ve tüketici hakları altyapısının en iyi şekilde korunup, geliştirilmesi için çalışmaları titizlikle sürdürdüklerini anlattı. Hem yurt dışında hem de yurt genelinde, geniş bir teşkilata sahip olmalarını, en önemli özelliklerinden biri olarak gördüklerini dile getiren Pekcan, "Küresel ve yerel tecrübelerimizin tamamını, iş süreçlerimizde değerlendirerek; iş insanımıza, tüccarımıza, esnaf-sanatkarımıza ve vatandaşlarımıza çağdaş hizmet sunma prensibi ile hareket ediyoruz." dedi. "Üçüncü çeyrek büyüme verimiz yüzde 6,7" Kovid-19 salgınının küresel ekonomi ve ticarete olumsuz etkilerine değinen Pekcan, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra gözlenen en büyük küresel ekonomik daralmayla karşı karşıya olduklarını vurguladı. Küresel ekonomi ve ticaretteki bu durum karşısında, Türkiye ekonomisinin önemli bir direnç sergilediğine, yıl genelinde OECD gibi uluslararası kuruluşların, Türkiye’yi, ekonomisi en az daralacak ülkeler arasında gösterdiğine işaret eden Pekcan, "Üçüncü çeyrek büyüme verimiz yüzde 6,7, bu durumu teyit etmiş ve pek çok ülkenin aksine, yılı pozitif bir büyüme ile kapatma ihtimalimiz artmıştır. Küresel kriz karşısında Türkiye’nin gösterdiği direncin en önemli etkeni, ülkemizin üretim ve ihracat altyapısının oldukça sağlam ve dinamik olmasıdır." diye konuştu. "Türkiye, küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden olma özelliğini sürdürecektir " Bu yılki ihracatın, salgın nedeniyle gerçek potansiyelinin altında kaldığını anımsatan Pekcan, bununla birlikte, ihracatın yılın üçüncü çeyreğinde, bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 33,8 oranında arttığını bildirdi. Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü: "AB Komisyonu sonbahar tahminlerinde 2020 yılının son çeyreğinde AB ekonomisinin yüzde 6,6 oranında daralacağını öngörmektedir. En önemli pazarımızdaki bu gerilemeye rağmen, son çeyreğe ilişkin ekim-kasım aylarında ihracatımız, yüzde 2,3 oranında artış ile 33,4 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. İhracatta Orta Vadeli Program 2020 yılı hedefimizi yakalayacağımızı hatta biraz da geçeceğimizi öngörüyoruz. IMF’ye göre 2020 yılında dünya ihracatının yüzde 11,7 azalması öngörülürken, ülkemizdeki ihracat düşüşü bu oranın altında kalacaktır. İlk 11 ayda, 23,1 milyar dolarlık altın ithalatımız söz konusudur. Bir sermaye aracı olan altını, dış ticaretimizden ayrıştırdığımızda, bu yıl ithalatın yüzde 3,6 düştüğünü ve ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 85,7 gibi önemli bir seviyede gerçekleştiğini vurgulamak gerekir. Geçtiğimiz yıl toplam küresel ihracattan aldığımız yüzde 0,96’lık pay, bugüne kadar Türkiye’nin küresel ihracat pazarından aldığı en yüksek paydır. 2020 yılı ocak-eylül döneminde, verisi açıklanan ülkeler itibarıyla, toplam ihracattan aldığımız payın yüzde 1,04 düzeyine çıktığı görülmektedir. Teknoloji sınıflandırması bakımından ihracatımızdaki en yüksek payı, yüzde 35,7 ile orta-yüksek teknoloji ürünler almaktadır. Yüksek teknoloji ürünler ile birlikte değerlendirildiğinde bu oran yüzde 39,1’e çıkmaktadır. Türkiye, geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki süreçte de katma değerli ihracat artışı ve yüksek büyüme ile yoluna etkin şekilde devam edecek; küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden biri olma özelliğini sürdürecektir. " Açılan kapanan şirket sayıları Türkiye’de kurulan şirket sayısının ilk 11 ay itibarıyla yüzde 22,2 artarken, kapanan şirket sayısının yüzde 10,6 yükseldiğini belirten Pekcan, "Esnaf ve sanatkar iş yeri sayılarında 2019 yılında 238 bin 416 tescil ve 114 bin 977 terkin varken, 2020 ilk 11 ayda 336 bin 529 tescil ve 86 bin 499 terkin yapılmıştır." diye konuştu. Pekcan, 2021'de çek ve bonoların elektronik ortamda düzenlenmesine ve kambiyo işlemlerine konu edilmesine imkan sağlayacak sistemi hayata geçirmeyi hedeflediklerini bildirdi. Ticaret Bakanı Pekcan, tüketici hakem heyetlerine bu yıl yüzde 50’si e-Devlet üzerinden gerçekleştirilen yaklaşık 544 bin başvurunun yüzde 59’unun tüketici lehine sonuçlandığını kaydetti. Bakanlığının ilgili kuruluşu Helal Akreditasyon Kurumunu 15 ülkeden 33 akreditasyon başvurusu aldığını vurgulayan Pekcan, bu başvurulardan 4’ünün akreditasyonla sonuçlandırıldığını anlattı. Bakan Pekcan, sözlerini şöyle tamamladı: "Pandemi nedeniyle küresel ekonomide ve özellikle küresel tedarik zincirlerinde belli değişim ve dönüşümler yaşanacaktır. Önümüzdeki süreçte Türkiye, kilit pazarlara coğrafi yakınlık, nitelikli iş gücü, rekabetçilik, uluslararası norm ve standartlara uygun üretim kabiliyeti gibi avantajlarını da kullanarak küresel değer zincirlerinde daha da öne geçebilecek güce ve potansiyele sahiptir. Yatırım ve ticaret alanlarındaki yeni fırsatları değerlendirerek, küresel değer zincirleri içinde daha da belirleyici bir aktör olabileceğimize ve yolumuza güçlenmiş şekilde devam edeceğimize inanıyoruz. Ticaret Bakanlığı olarak, tüm özel sektörümüz ve ilgili kuruluşlarla iş birliği halinde çalışma ve çabalarımızı bu doğrultuda sürdüreceğiz."
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, "Türkiye, geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki süreçte de katma değerli ihracat artışı ve yüksek büyüme ile yoluna etkin şekilde devam edecek, küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden biri olma özelliğini sürdürecektir" dedi.

Bakan Pekcan, TBMM Genel Kurulunda, bakanlığının 2021 yılı bütçesini sunumunda, Ticaret Bakanlığı olarak, Türkiye'deki ticari altyapının geliştirilmesi, ihracatın katma değer ve inovasyon odaklı artırılması, gümrüklerdeki teknoloji ve etkinlik düzeyinin her geçen gün daha da yükseltilmesi, ürün güvenliği ve tüketici hakları altyapısının en iyi şekilde korunup, geliştirilmesi için çalışmaları titizlikle sürdürdüklerini anlattı.

Hem yurt dışında hem de yurt genelinde, geniş bir teşkilata sahip olmalarını, en önemli özelliklerinden biri olarak gördüklerini dile getiren Pekcan, "Küresel ve yerel tecrübelerimizin tamamını, iş süreçlerimizde değerlendirerek; iş insanımıza, tüccarımıza, esnaf-sanatkarımıza ve vatandaşlarımıza çağdaş hizmet sunma prensibi ile hareket ediyoruz." dedi.

"Üçüncü çeyrek büyüme verimiz yüzde 6,7"

Kovid-19 salgınının küresel ekonomi ve ticarete olumsuz etkilerine değinen Pekcan, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra gözlenen en büyük küresel ekonomik daralmayla karşı karşıya olduklarını vurguladı.

Küresel ekonomi ve ticaretteki bu durum karşısında, Türkiye ekonomisinin önemli bir direnç sergilediğine, yıl genelinde OECD gibi uluslararası kuruluşların, Türkiye’yi, ekonomisi en az daralacak ülkeler arasında gösterdiğine işaret eden Pekcan, "Üçüncü çeyrek büyüme verimiz yüzde 6,7, bu durumu teyit etmiş ve pek çok ülkenin aksine, yılı pozitif bir büyüme ile kapatma ihtimalimiz artmıştır. Küresel kriz karşısında Türkiye’nin gösterdiği direncin en önemli etkeni, ülkemizin üretim ve ihracat altyapısının oldukça sağlam ve dinamik olmasıdır." diye konuştu.

"Türkiye, küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden olma özelliğini sürdürecektir "

Bu yılki ihracatın, salgın nedeniyle gerçek potansiyelinin altında kaldığını anımsatan Pekcan, bununla birlikte, ihracatın yılın üçüncü çeyreğinde, bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 33,8 oranında arttığını bildirdi.

Pekcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AB Komisyonu sonbahar tahminlerinde 2020 yılının son çeyreğinde AB ekonomisinin yüzde 6,6 oranında daralacağını öngörmektedir. En önemli pazarımızdaki bu gerilemeye rağmen, son çeyreğe ilişkin ekim-kasım aylarında ihracatımız, yüzde 2,3 oranında artış ile 33,4 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

İhracatta Orta Vadeli Program 2020 yılı hedefimizi yakalayacağımızı hatta biraz da geçeceğimizi öngörüyoruz. IMF’ye göre 2020 yılında dünya ihracatının yüzde 11,7 azalması öngörülürken, ülkemizdeki ihracat düşüşü bu oranın altında kalacaktır. İlk 11 ayda, 23,1 milyar dolarlık altın ithalatımız söz konusudur. Bir sermaye aracı olan altını, dış ticaretimizden ayrıştırdığımızda, bu yıl ithalatın yüzde 3,6 düştüğünü ve ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 85,7 gibi önemli bir seviyede gerçekleştiğini vurgulamak gerekir. Geçtiğimiz yıl toplam küresel ihracattan aldığımız yüzde 0,96’lık pay, bugüne kadar Türkiye’nin küresel ihracat pazarından aldığı en yüksek paydır. 2020 yılı ocak-eylül döneminde, verisi açıklanan ülkeler itibarıyla, toplam ihracattan aldığımız payın yüzde 1,04 düzeyine çıktığı görülmektedir. Teknoloji sınıflandırması bakımından ihracatımızdaki en yüksek payı, yüzde 35,7 ile orta-yüksek teknoloji ürünler almaktadır. Yüksek teknoloji ürünler ile birlikte değerlendirildiğinde bu oran yüzde 39,1’e çıkmaktadır. Türkiye, geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki süreçte de katma değerli ihracat artışı ve yüksek büyüme ile yoluna etkin şekilde devam edecek; küresel ekonominin en dinamik aktörlerinden biri olma özelliğini sürdürecektir. "

Açılan kapanan şirket sayıları

Türkiye’de kurulan şirket sayısının ilk 11 ay itibarıyla yüzde 22,2 artarken, kapanan şirket sayısının yüzde 10,6 yükseldiğini belirten Pekcan, "Esnaf ve sanatkar iş yeri sayılarında 2019 yılında 238 bin 416 tescil ve 114 bin 977 terkin varken, 2020 ilk 11 ayda 336 bin 529 tescil ve 86 bin 499 terkin yapılmıştır." diye konuştu.

Pekcan, 2021'de çek ve bonoların elektronik ortamda düzenlenmesine ve kambiyo işlemlerine konu edilmesine imkan sağlayacak sistemi hayata geçirmeyi hedeflediklerini bildirdi.

Ticaret Bakanı Pekcan, tüketici hakem heyetlerine bu yıl yüzde 50’si e-Devlet üzerinden gerçekleştirilen yaklaşık 544 bin başvurunun yüzde 59’unun tüketici lehine sonuçlandığını kaydetti.

Bakanlığının ilgili kuruluşu Helal Akreditasyon Kurumunu 15 ülkeden 33 akreditasyon başvurusu aldığını vurgulayan Pekcan, bu başvurulardan 4’ünün akreditasyonla sonuçlandırıldığını anlattı.

Bakan Pekcan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Pandemi nedeniyle küresel ekonomide ve özellikle küresel tedarik zincirlerinde belli değişim ve dönüşümler yaşanacaktır. Önümüzdeki süreçte Türkiye, kilit pazarlara coğrafi yakınlık, nitelikli iş gücü, rekabetçilik, uluslararası norm ve standartlara uygun üretim kabiliyeti gibi avantajlarını da kullanarak küresel değer zincirlerinde daha da öne geçebilecek güce ve potansiyele sahiptir. Yatırım ve ticaret alanlarındaki yeni fırsatları değerlendirerek, küresel değer zincirleri içinde daha da belirleyici bir aktör olabileceğimize ve yolumuza güçlenmiş şekilde devam edeceğimize inanıyoruz. Ticaret Bakanlığı olarak, tüm özel sektörümüz ve ilgili kuruluşlarla iş birliği halinde çalışma ve çabalarımızı bu doğrultuda sürdüreceğiz."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve isdunyasindakadin.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.